Bu açıklamasının ardından Teoman’a başta kendi çevresi olmak üzere tepkiler geldi. Teoman, kendisini “iktidara yanaşmakla”, “muhafazakarlara göz kırpmakla” suçlayanlara “Kan davası mı güdüyoruz? Ben teslimiyeti değil, uzlaşmayı öneriyorum” ifadesiyle yanıt verdi.Teoman’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:“Türkiye siyasi iklimi korkunç, zaten çok kötü seyler oluyor. Herkes mağdur bu ülkede, herkes haklı, herkes haksız. Ben dedim beni kim takar? Yani beni pek kişi takmaz aslında. Yani çok ciddi bir adama benzemiyor ama akıl yormuş meğerse. Abuk sabuk şeyler yapan bir adamım. Fakat gençler bana büyük ilgi duyuyorlar. Muhafazakar dinleyicilerim de var benim. Ben onlara en azından geleceğe dair bir şekilde toplumsal barışı söylersem, bunlara çözümün olabileceğini düşünüyorum. Yakın vadede iyi şeyler olacağını da düşünmüyorum. Herkes siyasete kilitli bu ülkede, ben değilim. Ben daha uzaktan bakma taraftarıyım.”“Ben kendime biraz daha komik bir alan seçtim. Aslında solcu olmayan ama kendini solcu zanneden, aydın olmayan ama kendini aydın zanneden, Türk toplumu dışında 45 yaşında Bir Başkadır dizisini seyredince ‘aaa’ diyen bir kişiyi anlatayım dedim kendimce. Eninde sonunda bu ülkede yaşıyoruz ve hayat boyu bütün kavgaları taşıyacak mıyız? Yani bu bir kan davası mı? Türkiye bir kan davasıyla mı yaşayacak yani hayat boyu? Ya da belki toplumsal bir uzlaşma zemini bulabilir miyiz? Mesela diyelim ki bu 4 sene daha gitti ve 4 senenin sonunda güç el değiştirdi. Dönüp de bu sefer onlar mı intikam alacak?”
‘BİR RESTORASYONA İHTİYACIMIZ VAR’
“Ben zaten intikam olsun istemiyorum. Öbür türlü o kan davası hiç bitmeyecek. Bir restorasyona ihtiyacımız var. Altılı masa çökünce elimizde sadece toplumsal barış kaldı. Dört sene için konuşuyorum. Bakalım muhafazakar kanat böyle bir şey gösterecek mi oradan birileri? Ya artık yeter, yeter artık, yeter diyecek mi? Ve hep beraber göreceğiz.”
‘MUHAFAZAKAR VİCDANLI İNSANLARIN SESLERİ AZ ÇIKIYOR’
“Muhafazakar tarafta da vicdanı öne çıkaran, ‘bizim böyle hatalı şeyler yapmamamız gerekir’ diyen vicdanlı insanlar çıkacaktır. Ama sesleri az çıkıyor. Çünkü onlar da kendilerinden çıkanı linç eder hemen.”
‘MUHAFAZAKARLARA BASKIYI BOĞAZİÇİ’NDE ÖĞRENDİM, MUHAFAZAKARLAR GELİP MAHVETTİLER’
“Kariyerimin başından itibaren kendime bir şeyim vardı: Bu ülkede hiçbir zümreyi aşağı görmeyeceğim ve üzmeyeceğim. Bu zaten benim kişiliğime çok uygun bir karardı. Onu da gösterdim. Ben fikrim hür olsun diye arada kilit yerlerde ve yerel seçimlerde onu yapıyorum. Bu seçimde onu yaptım. Boğaziçi Üniversitesi şu anda tarumar edildi. Yani başka bir şey söyleyeyim. İşin ironisi nasıl oldu? Bana bu muhafazakarlar üzerindeki şeyleri öğreten yer, geçmişteki yaşadıkları zorlukları öğreten, onlara karşı daha duyarlı olmamızı öğreten yer Boğaziçi idi. Muhafazakarlar geldi, Boğaziçi’ni mahvettiler.”
Ertuğrul Özkök’ün kendisini hedef alan yazısına atfen) “Ertuğrul Özkök’ün Hürriyet gazetesinde neler yazdığını ben biliyorum abi. Geçmişte yani. Geçmişini, Ertuğrul abinin geçmişini didik demek şey değil. Herkes hata yapar. Her baktığımız şey bazen yanlış oluyor. Belki şu anki benim pozisyonum da yanlış çıkacak. Belki işe yaramayacak. Dönem değişiyor. Ama ben okumadım onun yazısını. Zaten yorumları görünce ben baştan karar verdim. Bana bodoslama girecekler şimdi ama ben buradan ne kaybederim? Küfre falan aşağılanmaya alışığım ben ağabey. İnsanlara da açıkçası kızgın değilim. İnsanlar o kadar büyük haksızlıklara uğradılar ki bana gireceklerdir.”
Son yorumlar